GÖKSUN HABER MERKEZİ


İNSANLIK…

İNSANLIK…
Mehmet GÖREN( mehmetgoren@afsinhabermerkezi.com )
478 views
11 Eylül 2025 - 9:14

Yüce Rabbim insanoğlunu dünyaya gönderdiği andan itibaren kıyamete kadar inanan ve inanmayan, hak ve batılın savaşı devam edecektir.  

İster eski çağlarda ister günümüz bilgi-dijital çağda ya da daha ileri zamanlardaki çağlarda inanan inanmayan ile insanlık ve insanlık dışılıkta olacaktır elbet.

O zaman herkes safını belirleyip yaşantısını da hangi dine inanıyorsa ona göre ayarlayacak ya da dinsiz yaşayacaktır.

Âl-i İmrân Suresi – 19. Ayet Tefsiri “Kuşkusuz Allah katında din İslâm’dır. Kitap verilenler, ancak kendilerine ilim geldikten sonradır ki, aralarındaki hak tanımazlık yüzünden ayrılığa düştüler. Allah’ın âyetlerini inkâr edenler bilmelidirler ki Allah’ın hesabı çok çabuktur.”

Kısacası insan neye inanıp inanmama ve helal-haram konusunda kendi iradesini özgürce kullanan bir varlıktır akıl sayesinde.

Müslümanlar da Allah’ın emrini yerine getirip Yüce Kitabımız Kuran’ı Kerim’e ve peygamber efendimizin sünnetine sımsıkı sarılacaktır.

İnanıyorum denildiği andan itibaren ibadetleri yapmak zorundayız. Müslümanların görevi İslam’ı yaşamaktır. Müslüman olmakla birlikte Allah’a söz vermiş oluyoruz emirlerini yerine getireceğiz diye.

Müslüman’ca yaşamak…

Dinin direği de namaz…

Ayrıca, insan olmak Müslüman’ın en asli vazifelerindendir.

Peygamberimiz (s.a.v.) şöyle buyuruyor: “İnsanların en hayırlısı, insanlara faydalı olandır.” İşte insan olmanın temel taşı bu… İnsanlara faydalı olmak… 

Aliya İzzetbegoviç’in dediği gibi, “İyi bir insan olmadan, iyi bir Müslüman olunmaz.” Çünkü İslam, güzel ahlak üzerine kuruludur.

Aynı zamanda Müslüman güçlü olmak zorundadır. Hem kendi inanç ve medeniyetini korumak, hem zulmün insanlığa el koymasına mani olmak için. Dünyayı huzur ve mutluluğa kavuşturmak için.

Kısacası İslam bütün insanlığa huzur ve mutluluk getirmek içindir.

Ayrıca, dini ibadetlerin yanı sıra sevgi, saygı, insanları üzmeme, güler yüzlü, tatlı dilli, merhametli, sevecen, kalp kırmama, kimseyi küçük görmeme, büyükleri sayma ve küçükleri sevme, trafik kurallarına uyma, kırıp dökmeme, kavga etmeme, komşuyu üzmeme, çevreyi temiz tutma ve kirletmeme, hayvanları koruma, kamu malını koruma ve kollama, ağaç dikme, ormanları koruma gibi sosyal görevlerimizi de yerine getirmek zorundayız. (Dinen bunları da yapmak görevimizdir.)

Ayrıca hak, hukuk ve adaletli olacağız.

Dünya teknolojide, ilimde, irfanda ileri bir seviyeye geldiği halde milyonlarca insanın katledilmesi, Müslüman kadın ve çocukların bombalarla parçalanmasına devam edilmekte maalesef…

Müslümanlar, bilgiyi, teknolojiyi, ilmi güç devşirmek için değil, insanlığın huzuru için kullanmışlardır. İnsanlar yaşasın katledilsin diye değil…

Biz ahlaklı ve insan olacağız ki insanlığı yayalım. Denizde boğulan birini yüzme bilmeyen kurtarabilir mi?

Günümüzde sokaklarımız ahlaksızlık, çıplaklık, flört, evlilik dışı ilişkiler, aldatmalar, evliliğin önüne set çekmeler, kadının sadece ten üzerinden görülmesi gibi ahlakı çöküntü ahtapotun kolları gibi toplumumuzu sarmış maalesef…

Ahlaki çöküntünün yaşandığı toplumlarda insanlıktan, yardımlaşmadan, dayanışmadan, kardeşlikten, güzellikten, sevgiden bahsedebilir miyiz?

Günümüz buna şahit!

Bütün bu ahlaksızlığa karşı merhameti ve insanlığı dünyaya hakim kılmak için çalışmak Müslüman olarak görevimizdir.

Yılmayacağız, kâfirler kan gölüne çevirirken dünyayı biz Müslümanlar sevgi ve mutluluk aşılayacağız insanlığa…

Ayrıca, bilim ve teknolojinin insanlık getirmediğini de görüyoruz.

Teknolojiye “Evet,” ama ahlaksızlığı beraber getirirse “Hayır!”

Dünyaya huzur ve mutluluk getirmeyen her şeye “Hayır!”

Huzur sadece Hak dini İSLAM’dadır.

  1. yüzyılda medeniyet, çağdaşlık, ilericilik, insan hakları kavramları ile söylemde bulunan Batı ve ABD günümüzde dünyaya savaştan ve sömürgeden başka ne verebildi? Dünya görmediği kadar kan dökülen, mazlumların ezildiği dönemi yaşamıyor mu? Haçlı ve Siyonist zihniyetin her dönemi kan ve gözyaşı olmuş, günümüzde de ayyuka çıkmıştır.

İnsan hakları evrensel beyannamesi yerle ihsan olmuştur.

Yahudilere serbestçe İslam ülkelerine saldırma ve sivilleri katletme yetkisi veren yine Batı ve ABD değil mi? İsrail Filistin’i işgal edip yüz binlerce Müslüman çocuk ve kadını katletmedi mi? Bir o kadarda yaralı… Milyonlarca Filistinli sürgün… Şimdide açlıktan ölümler başladı. Kuşatma altında tutulan Filistin’de (Gazze) halk temel gıda maddeleri ve içecek temiz su bulamıyor İsrail ambargo uyguladığından dolayı. ABD ve Batı’da silahları ile desteklemeye devam ediyor İsrail’i hala.

Rusya, Çin ve Hindistan da Müslümanlara baskı uygulanmakta. Doğu Türkistan’da Müslüman-Türklere görülmemiş işkenceler yapmakta Çin.

Şimdi dünyayı kana bulayan Yahudi ve Haçlıları durduracak bir Osmanlının olmaması daha da zalimleştirdi kan emicileri.

Bazı Müslüman ülkelerin başındakilerin Batı’nın ve ABD’nin kuklası olmasına ne demeli? (Mısır, A.Arabistan, Ürdün, Birleşik Arap Emirlikleri vs.) Zalimin ırkı ve dini olmaz.

Bunlarda insanlık olur mu?

İnsanlık ve merhamet İslam’dadır.

Müslümanlar merhamet timsalidir. İnsanlığın huzur ve mutluluğunun teminatıdır. Allaha şükür tarihimizde zulüm olmamıştır. Topraklarımızda gayrimüslimler dinlerini yaşayarak ve yönetime katılarak huzur içinde yaşamışlardır. Bu huzur ve mutluluğu başta İngilizler ve Batı bozmuştur. Günümüzde de huzuru bozmaya çalışan ve karıştırıcılar değişmemiştir. Sadece oyuncular değişmekte oyun aynıdır.

Uyanık ol.

Ey Müslüman kardeşim, Allah’ın yarattığı en şerefli mahlûk olduğunu unutma. İslam’ı yaşa ve Allah katında değerini bil. İnsanlığa mutluluğu ve huzuru senden başka kimse getiremez. Görevinin bilincinde ol.

Birde bütün insanlık dışılığı yapan Batı ve içimizdeki yandaşları hala Müslümanlar barbar, terörist, gerici algısı yapmaktalar. Çünkü gazeteler, tv.ler, medya ve sinema sektörü Yahudilerin elinde… (Müslüman güçlü olmak zorunda, çalışmalı ve eline geçirmeli bütün sektörleri. İşte o zaman huzur ve mutluluk gelir ardı sıra.)

Bu algılara aldanmayalım ve inanmayalım. Bunlarda insanlık ve merhamet olmaz. Zalimdirler. Yalancıdırlar. İkiyüzlüdürler.

Kıyamete kadar Hak ve batıl ile insanlık ve zulmün savaşı da devam edecektir. Onun için dünyaya insanlığı yaymak için Müslümanlar olarak çok çalışmalıyız. Bu da İslam’ı yaşamakla olur değerli Müslüman kardeşlerim. Kendimizi öncelikle de düzeltmeliyiz değil mi?

Özetle;

Son 200 yılı baz alırsak eğer dünya savaşlarını çıkaran ve Ortadoğu’yu kan gölüne çeviren ABD, İsrail, Batı ve kafirlerdir.

Kâfirler hep kan ve gözyaşı sunmuş, Müslümanlar ise bu kan ve gözyaşını dindirmek, akıtmamak için çabalamışlardır.  Bu kıyamete kadar devam edecektir.

Kan emiciler ve İslam düşmanları ile aramızdaki fark da budur.

Çocukların katledilmediği ve kadınların tecavüz edilmediği bir dünya için…

Velhasıl insanlık için…

*

MEHMET GÖREN

HABER HAKKINDA GÖRÜŞ BELİRT
Yorum Yok

YASAL UYARI! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, pornografik, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen kişiye aittir.
REKLAM ALANI

(336x280px)

Anasayfa Sağ Bloka Esnek veya Sabit ölçülerde SINIRSIZ reklam alanını şablon olarak ekleyebilirsiniz. Şuan örnek olarak sadece 2 reklam kullanıldı.